Sauna genellikle 40-90 derece sıcaklığa sahip, insanların oturabilecekleri veya uzanabilecekleri kadar büyüklükte olan ahşaptan yapılmış sıcak hava banyosu yapılan yerdir. Uygun bir teknikte yapılmış bir sauna da %5-10 arasında nem olması insanın oda içindeki yüksek sıcaklığa dayanmasını sağlar. Sauna’nın temel ısısının çıkış noktası olan kızarmış soba taşlarının harareti 200 dereceye kadar yükselir. Günümüzde de varlığını sürdüren saunalar çağdaş teknolojik imkanlar sayesinde artık apartman dairelerinde bile kurula biliniyor. Teknolojinin sağlamış olduğu imkânlar sayesinde gelişmiş sistemlerle kurulan saunalar tarihe oranla daha güvenli ve sağlıklı diyebiliriz.
Sauna seçiminde dikkat edilecek en önemli hususlardan birisi sauna yapımında kullanılacak olan ağacın seçimidir. Bir saunada sıcaklığın 110C ye kadar çıktığını düşünürsek kullanılacak ağacın önemini daha iyi kavrayabiliriz. Sauna duvar ve tavan panelleri üretiminde az reçine oranlı Fin ladini (Nordic Spruce-Pica Abies), Budaksız Akdeniz Çamı , Budaksız Fin Çamı (Nordie Pine / Pinos Slyvestris) veya Abachi (Ayous ) kullanılmaktadır. Finlandiya da kullanılan en yaygın ağaç Fin Ladinidir. (Nordie Spruce / Pica Abies). Bu ağcın budakları kilitli olduğundan en yüksek ısılarda dahi estetik bulunduğundan budaksız Fin çamı (Nordie Pine / Pinos Slyvestris) rağbet görmektedir. Sauna oturma ranzalarında sırt ve baş yaslama aksesuarlarında ise Afrika menşeli bir ağaç olan Abachi (Wawa) veya Ayous kullanılmaktadır. Bu ağaçların en önemli özelliği ısı tutmaması ve böylelikle cildi yakmamasıdır. İnsan vücudunun temas edeceği yerlerde mutlaka bu ahşaplar kullanılmalıdır. Ayrıca kıymıksız ve kolay temizlenebilir olması bu ağacın oturma ranzaları için en ideal ağaç yapmaktadır. Emprenye edilmiş ve Yüksek reçineli (Sedir) ahşaplar saunada kesinlikle kullanılmamalıdır. Ne yazık ki ülkemizde yüksek reçine ve gaz oranı içeren ahşaplar emprenye edilerek kullanılmaktadır. Bu ahşapların insan sağlığı açısında tehlikeli olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Ahşap seçimlerimizde bu tür uygulamalara dikkat edilmelidir.
Saunada kullanılan ağaçlar yüksek sıcaklığa karşı dayanıklı ve zamanla deforme olmayacak özellikte olmalıdır. Bu ağaçlar çok düşük ısı geçirgenliği sayesinde asla aşırı derecede ısınmaz ve kesinlikle cildinizi tahrip etmezler. Yanma korkusu olmadan yüzeylerine rahatlıkla dokunabilirsiniz. İmalatını ve teknik bakımını yaptığımız bir çok saunada, çeşitli ağaçlar kullanmaktayız.
Afrika kökenli bir ağaç olup krem beyaz ile açık saman sarısı arasında bir renge sahiptir. Budaksız reçinesiz ve düz damar dokuludur. Yumuşak bir yüzeye sahip olması ve de yüksek sıcaklıklarda üzerinde ısıyı barındırmamasından dolayı sauna üretiminde en yaygın olarak kullanılan ağaçtır. Genellikle saunanın iç donanımlarında kullanılır. Ayous ağacı saunanın en önemli ahşabıdır, saunayı kullanan kişinin cildi direkt veya dolaylı olarak mutlaka bu ahşapla temas edecektir. Bu bakımdan iç donanımlarda ve oturma guruplarında mutlaka abachi kullanılmalıdır. Başka tür ahşapların kullanılması durumunda saunayı kullanırken cildinizin herhangi bir bölgesi ahşaba temas ettiginde yanma durumu söz konusu olur. Saunayı kullanan kişi saunadan istediği gibi faydalanamaz, ayrıca böyle bir durumda apachi yerine kullanılan ağaç bu aşırı sıcağa ve nemli ortama fazla uzun bir süre dayanamayacak ve mutlaka zamanla deforme olcaktır. Saunanın oturma guruplarında her zaman en yüksek kalitede abachi kullanmaktayız. Başka bir ahşabın kullanılmasını kesinlikle tavsiye etmiyoruz.
Genellikle Akdeniz e kıyısı olan ülkelerde yetişir ve SAUNA imalatı için oldukça kullanışlı olan bir ağaçtır. Orta şiddette darbeye dayanıklı olan bir ağaç olmasının yanında kolay işlenebilme özelliği vardır. Yapısı itibariyle oluklu ve düz lambiri olmak üzere ikiye ayrılır. Genellikle budaksız bir yapısı bulunur ve reçine oranı da oldukça düşüktür. En az iskandinav ağaçları kadar sağlam olmakla birlikte yine aynı şekilde ısıyı üzerinde barındırmaz. Oldukça hoş bir görünüme sahip olması ve diğer sauna ağaçlarına göre daha kolay temin edildiğinden dolayı üretim maliyeti düşüktür. Bu nedenle sauna üretiminde çoğu kişi tarafından en çok tercih edilen ağaçtır.
İskandinav ülkelerinde (Finlandiya, İsveç, Norveç) yetişen bir ağaçtır bu tip ülkelerde yetişen ağaçlar oldukça soğuk ve sert hava koşullarında yetiştiklerinden dolayı yavaş yavaş büyürler ve dolayısıyla güçlü ve dirençli bir yapıya sahip olurlar. Fin çamında kesinlikle budak bulunmaz ve ayrıca reçine oranıda çok düşüktür. Düzgün damar yapısı ve rengi ile kendine özgü sade ve çok hoş bir görünüme sahiptir. Fin çamı sauna üretimi için en iyi özellikleri barındıran ağaçlardan birisidir.Bu özelliklerinden dolayı saunada inceliği, sağdeliği ve aynı zamanda kaliteyi arayanlar tarafında oldukça sık tercih edilmektedir.
Bir İskandinav ağacıdır, hemen hemen fin çamı ile aynı özellikleri taşımaktadır. Ama farklı olarak yapısında küçük budaklar barındırır. Budaklı yapısıyla öteki sauna ahşaplarıdan farklı olarak çok özel ve değişik bir görünüme sahiptir. Soğuk ve sert bir iklimde büyüdüğü için çok dayanıklı bir yapıya sahiptir. Sauna içindeki sıcak ortama karşı oldukça dirençlidir. En yüksek sıcaklıklarda bile kesinlikle budaklarında bir dökülme yada reçine sızdırması gibi bir durum söz konusu olmaz. Aşırı sıcak ve nemli ortamlarda uzun yıllar kullanılmasına karşın ağacın sağlam ve düz yapısını bozamaz.
Bio Sauna: Sıcaklığın yaklaşık 50 derece olduğu nemin %50 yi geçmediği sauna türüdür. Aromatherapy Colourthearpy ve ışık terapileri gibi meditasyonlu yan terapilerle zenginleştirilmiştir. Sauna ve buhar odasının kan dolaşımını hızlandırıcı etkisinden rahatsız olanların tercih ettiği sauna türüdür. Bio saunada nem oranı %50 ile %60 arasında değiştiğinden, daha yumuşak bir sauna atmosferi sağlar.
Fin Saunası: Klasik sauna ahşapları ile hazırlanan, atmosferi 90 – 110°C sıcaklık, yüzde 10–25 nem esasına göre çalışan kuru banyolardır.
Rus Saunası: Sıcaklık 110–130°C arasında değişir. Bu sert atmosfere dayanabilecek kesitte ve cinste ahşaplar kullanılır.
Rock Sauna: Geçmişteki sauna geleneğini günümüze taşıyarak ahşap ve taşın bir arada kullanıldığı özel saunalardır.
Sauna; kalp, dolaşım ve sinir sistemini düzenleyen bir kültür-fizik olayıdır. İnsan vücudundaki hızlı, yoğun sıcaklık artışları ve düşüşleri saunanın ana prensibini oluşturmaktadır.
Saunaya girmeden önce giysiler ve gözlük, kontaktlens, mücevherat, saat gibi eşyalar çıkartılmalı (Bunlar kişiyi yüksek ısıda rahatsız edeceği gibi, zarar da görebilirler),
• Sıcak su ile sabunlanarak güzel bir duş alınmalı
• 5 ila 15 dakika kadar sonra kendiliğinden terleme başlandığında saunadan çıkmalı (Dikkat! Saunada 5 dakikadan az kalmanın bir faydası olmayacağı gibi 30 dakikadan fazla kalmak da tehlikelidir),
• Tekrar duş alarak veya havuza girerek vücut serinletilmeli,
• 10 ile 20 dakika kadar uzanarak vücut ısısının düşmesi devam ettirilmeli
• Daha sonra tekrar saunaya girilmeli, (bu ikinci seansta ahşap kovada sauna parfümü ilave edilmiş sudan az miktarda kepçe ile alarak kızgın soba taşlarına dökülerek saunadaki nem arttırılır ve masaj fırçası ile ve ya bitki yapraklarından oluşturulmuş tabii bir fırça ile vücuda masaj yapılabilir)
• Sauna kullanımı bittikten sonra çıkılarak 20 dakika kadar istirahat edilir. Önce sıcak su ile sabunlanarak, daha sonra da soğuk su ile (cilt gözenekleri kapatmak amacı ile) duş alınmalı ve vücut tamamen soğuduktan sonra giyinilmelidir.
• Nihayet vücudun tuz ve su kaybını gidermek için hafif fakat tuzlu bir şeyler atıştırılmalı ve bolca su ve ya meyve suyu içilmelidir.
Sauna içinde oturma gruplarında hissedilen sıcaklık katlardan yukarı çıkıldıkça değişmektedir. Bunun için saunaya ilk olarak başlayanların yatarak saunada kalmaları daha uygundur. Bu şekilde vücudun her bölgesine aynı sıcaklık uygulanmış olur.
Uzmanların tavsiye ettiği sauna banyosu:
Deri gözeneklerinin açılması ve temizlenmesi için saunaya girmeden önce duş alınmalıdır.
Saunadan daha çok faydalanmak için duştan sonra vücudun iyice kurulanması gerekmektedir.
Saunaya yeni başlayanlar için alışma süresince ilk basamaklarda oturmaları tavsiye edilir.
Saunadaki ısının tüm vücuda eşit oarak dağılması için yatar durum en iyisidir.
İdeal sauna sıcaklığı 75-85 C derecedir.
Saunada ortalama kalma süresi 10-15 dk dır.
Tek kullanım içerisinde uzun süre sabit kalınmamalıdır.İlk önce alt basamaklarda oturup vücudun ortama uyum sağlaması sağlanır.Daha sonra kademe kademe yükseltilerek en iyi terleme sağlanır.
Sauna kullanımı sadece ter atmakla sınırlı değildir.Saunadan çıktıktan sonra vücudumuzun normal ısı dengesini yakalaması için serin duş şarttır.
Duş alırken soğuk suyu vücudumuza birden uygulamamalıyız.Ayaklardan başlayarak yavaş bir şekilde vücut soğutulmalı ve normal ısı dengesi yakalanmalıdır.
Duş süresi 5 ila 15 dk. arasına yayılmalıdır.
HİÇ BİR ZAMAN SICAK SU İLE DUŞ ALINMAMALIDIR !…
Sauna banyosundan çıkan kişinin rahat bir şekilde uzanıp enaz 10 dk. dinlenmesi gerekir.
Sauna kullanımı kişiden kişiye değişmektedir.
Sauna seanaslarının kullanım sıklığına göre ayarlanması gerekmektedir.
Her gün kullananlar için günde 1-2 seans – haftada 3 kez kullanım için 4-5 seans – haftada 1 kez kullananlar için 3 seans uygun olanıdır.
Vücudun kaybettiği sıvı dengesini kazanması için meyve suyu, su ve asitsiz içecekler tüketilmelidir.
Saunanın genellikle Finlandiya’da icat edildiği düşünülür. Ancak Finlandiyalılar, bu konuda her şeyi kendilerine mâl etmek istemezler, sadece hak ettikleri kadarını yeterli bulurlar. Saunayı ilk kez kimin yaptığından ziyade, bugünkü kültür hayatının yüksek standartlarına kimin getirdiği daha önemlidir. Sauna Finlandiya’da yeniden hayat bulup geliştirilmiştir, çünkü Fin halkı orman ve tabiatla içiçe yaşar ve saunayı günlük hayatlarında kullanmaktan asla vazgeçmezler. Bu tutum kısmen bir gelenek olmaktan başka, Finlandiyalıların insan bedenini sağlıklı kılmak için tarihsel olarak benimsedikleri bir tavırdır. Bu nedenle, Finlandiyalılar, günümüzde bile sauna kültürünün ve sauna keyfinin muhafızlarıdır. Sauna Finliler için her zaman önemli olmuştur. Bin yıldan fazla bir mazisi olan sauna, önceleri banyo yapmak için yapılmış bir yerdi, ancak bolca suyun bulunduğu tek temiz yer olması nedeniyle doğum yapmak ve hastaları iyileştirmek amaçları için de kullanılmıştır.
Günümüzde Finlandiya’da 2 milyon civarında sauna olduğu tahmin edilmektedir ki, bunun 1.2 milyonu özel apartman dairelerinde, yazlıklarda, otellerde ve halk yüzme havuzlarında bulunmaktadır.
Tarihe bakınca, Finlandiya’da çeşitli sauna tipleri bulunduğunu ve ayrıca diğer kültürlerde de ter banyosu olarak kullanılan, her milletin kendine has mekânları olduğunu görmekteyiz. Amerikan yerlilerinin ter odası veya inipi, Rusların bania ve Türklerin hamam olarak adlandırılan buharlı banyoları vardır.
Finlandiyalıların kökeni binlerce yıl ötesinde orta Asya’dan gelen göçebe kabilelere dayanır, bunlar doğuya ve kuzeye doğru dağılarak güneybatı Rusya, Slovakya, Macaristan, Litvanya, Estonya ve nihayetinde Suomi halklarını meydana getirmiştir. Finlandiya’da civarda gezen ve sonradan Finlandiyalıları oluşturan bu göçebe insanların ilkel saunaları vardı. İlk başta yerdeki çukurları ısıtıp, etrafını branda benzeri bir bezle kaplayarak sıcak bir banyo yapma yeri yaptılar. İçinde ateş yakılan bu çukurlukta halen sönmemiş ateş olduğunda yıkanacak kişi saunaya girmeden önce ateşin sönmesini beklerdi. Amerika yerlilerinin ter odası bu tür saunalara çok benzer.
Bu tür sıcak odalar daha sonra dumanlı saunaya dönüştü, bu şimdiki saunaların en geleneksel şeklidir. Sauna kelimesi Fince “duman” anlamına gelen “savuta” kelimesinden türemiştir. Dumanlı saunada bacasız bir ocak vardı ve ateş doğrudan taşları ısıtırdı, duman çatının altındaki ufak bir delikten dışarı verilirdi. Ocak ise sıva kullanılmadan dizilen taşlarla inşa edilirdi, bu ocakların ısınması saatlerce sürmekteydi. Dumanlı saunalar 1920’lerin sonuna kadar kullanılmıştır ve bu tarihten sonra, yeni tip ısıtıcılar geliştirildikçe yavaş yavaş ortadan kalktı.
Sauna tipleri geliştirildikçe sauna ısıtıcıları da hem teknolojik yönden, hem de model olarak oldukça değişiklikler geçirmiştir. Eski sauna ısıtıcısı modelleri, büyük odun sobalarıydı ve bunlar yakıldıktan sonra gerekli sıcaklığa ulaşmaları uzun zaman almaktaydı.
Günümüzde pek çok sauna ısıtıcıları mevcuttur, bunlar elektrikli, gazlı, geleneksel odunla yakılanlar veya infrared ısıtıcılar olarak sayılabilir. En çok fabrika üretimi sabit ısı modelleri (bu demektir ki, sürekli olarak yanan bir ocak var) kullanılır, çünkü bunlar az yer kaplar ve pek çok yönden eski tiplere göre daha kullanışlıdır.
Çoğu modern ısıtıcılar, kullanım kolaylığı ve nispeten ucuzluğu nedeniyle elektrik kullanmaktadır, ancak halen odunlu ısıtıcılar da tercih edilebiliyor. Odunla ısıtılan sauna, elektrikli saunaya göre insana biraz daha farklı duygular hissettirebilir. Ahşap sauna son zamanlarda fazla ilgi görmekte ve odunla ısıtılan tipte saunalardan başka dumanlı saunalar da yeniden hayatiyet kazanmaktadır.